TR/Prabhupada 0779 - Istıraplar Anlamına Gelen Bir Yerde Mutlu Olamazsınız: Difference between revisions

(Created page with "<!-- BEGIN CATEGORY LIST --> Category:1080 Turkish Pages with Videos Category:Prabhupada 0779 - in all Languages Category:TR-Quotes - 1975 Category:TR-Quotes - L...")
 
(Vanibot #0023: VideoLocalizer - changed YouTube player to show hard-coded subtitles version)
 
Line 7: Line 7:
[[Category:TR-Quotes - in USA, Denver]]
[[Category:TR-Quotes - in USA, Denver]]
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- END CATEGORY LIST -->
<!-- BEGIN NAVIGATION BAR -- DO NOT EDIT OR REMOVE -->
{{1080 videos navigation - All Languages|Turkish|TR/Prabhupada 0778 - İnsan Toplumuna En Büyük Katkı Bilgidir|0778|TR/Prabhupada 0780 - Mutlak Gerçeğin Bilgisine Bir Göz Atabiliriz|0780}}
<!-- END NAVIGATION BAR -->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<!-- BEGIN ORIGINAL VANIQUOTES PAGE LINK-->
<div class="center">
<div class="center">
Line 15: Line 18:


<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
<!-- BEGIN VIDEO LINK -->
{{youtube_right|LtX-HOwL1lY|Istıraplar Anlamına Gelen Bir Yerde Mutlu Olamazsınız <br/>- Prabhupāda 0779}}
{{youtube_right|CNurTslVYjc|Istıraplar Anlamına Gelen Bir Yerde Mutlu Olamazsınız <br/>- Prabhupāda 0779}}
<!-- END VIDEO LINK -->
<!-- END VIDEO LINK -->


<!-- BEGIN AUDIO LINK (from English page -->
<!-- BEGIN AUDIO LINK (from English page -->
<mp3player>File:750702SB-DENVER_clip1.mp3</mp3player>
<mp3player>https://s3.amazonaws.com/vanipedia/clip/750702SB-DENVER_clip1.mp3</mp3player>
<!-- END AUDIO LINK -->
<!-- END AUDIO LINK -->


Line 29: Line 32:
Kṛṣṇa bilinçli kişinin kazancı budur. Kṛṣṇa o kadar çekicidir ki her kim yalnızca bir defa zihnini tamamen Kṛṣṇa'ya verir ve teslim olursa, o zaman derhal tüm bu maddi yaşamın sefil durumundan kurtarılır. Dolayısıyla bu bizim hayatımızın mükemmeliyetidir. Öyle ya da böyle bir şekilde, Kṛṣṇa'nın lotus ayaklarına teslim oluruz. Burada vurgulanır, sakṛt. Sakṛt "bir defa" demektir. O halde yalnızca bir kez Kṛṣṇa'yı düşünmede o kadar kazanç varsa, o zaman Hare Kṛṣṇa mantrasını söylerek daima onu düşünmekle meşgul olanların konumunun ne olduğunu hayal edebiliriz.  
Kṛṣṇa bilinçli kişinin kazancı budur. Kṛṣṇa o kadar çekicidir ki her kim yalnızca bir defa zihnini tamamen Kṛṣṇa'ya verir ve teslim olursa, o zaman derhal tüm bu maddi yaşamın sefil durumundan kurtarılır. Dolayısıyla bu bizim hayatımızın mükemmeliyetidir. Öyle ya da böyle bir şekilde, Kṛṣṇa'nın lotus ayaklarına teslim oluruz. Burada vurgulanır, sakṛt. Sakṛt "bir defa" demektir. O halde yalnızca bir kez Kṛṣṇa'yı düşünmede o kadar kazanç varsa, o zaman Hare Kṛṣṇa mantrasını söylerek daima onu düşünmekle meşgul olanların konumunun ne olduğunu hayal edebiliriz.  


Onlar o kadar güvendedir ki, na te yamaṁ pāśa-bhṛtaś ca tad-bhaṭān svapne 'pi paśyanti ([[Vanisource:SB 6.1.19|SB 6.1.19]]) denir. Svapna rüya görmek demektir. Rüya görmek sahtedir. Yamadūtaları ya da ölümden sorumlu Yamarāj'ın buyruğunu yerine getirenleri görmek... Yüz yüze görmek... Ölüm anında, çok günahkar bir adam ölürken, Yamarāj'ı ya da Yamarāj'ın emrini yerine getirenleri görür. Onlar çok acımasız-görünüşlüdür. Bazen ölüm döşeğindeki adam o kadar korkar ki, "Kurtarın beni, kurtarın beni" diye ağlar. Bu Ajāmila'ya da olmuştu. Ve bu daha sonra anlatacağımız hikaye. Ama kurtarıldı. Kṛṣṇa bilincindeki geçmiş faaliyetlerinden ötürü kurtarıldı. O hikayeye daha sonra geleceğim. Dolayısıyla bu en güvenli konum. Aksş halde, bu maddi dünya tehlike dolu. Tehlikeli bir yer. Bhagavad-gītā'da duḥkhālayam denir. Istıraplar yeridir. Istırao anlamına gelen bir yerde mutlu olamazsınız. Bunu anlamak zorundayız. Kṛṣṇa, Tanrının Yüce Şahsiyeti der ki, duḥkhālayam aśāśvatam ([[Vanisource:BG 8.15|BG 8.15]]): bu maddi dünya sefil halin yeridir. Ve aynı zamanda aśāśvatam, daimi değildir. Kalamazsınız. Bir orta yol bulsanız bile, "Istırap yeriymiş boşver. Ayarlama yapıp burda kalayım..." İnsanlar bu maddi dünyaya o kadar bağımlı. Bende gerçekçi örneği, deneyimim var. 1958 ya da '57de, Diğer Gezegenlere Kolay Yolculuk kitabını ilk bastığımda, bşr beyefendi ile tanıştım. Çok hevesliydi. "Yani diğer gezegenlere gidebiliyoruz? Böyle bir bilgi veriyorsunuz? "Evet." "Ve eğer giderseniz, geri gelmeyeceksiniz." "Hayır, hayır, o zaman gitmek istemiyorum." (gülüşme) Esas fikrin başka bir gezegene gitmek olduğunu söyledi, dalga geçiyor gibiler: ay gezegenine gidiyorlar. Ama orada kalamadılar. Geri geliyorlar. Bilimsel gelişme bu. Ve oraya gidiyorsanız, neden orda kalmayasınız ki? Ve gazetede Rus havacıların gittiğinde "Moskova nerede?" diye aşağı baktıklarını okudum. (gülüşme)
Onlar o kadar güvendedir ki, na te yamaṁ pāśa-bhṛtaś ca tad-bhaṭān svapne 'pi paśyanti ([[Vanisource:SB 6.1.19|SB 6.1.19]]) denir. Svapna rüya görmek demektir. Rüya görmek sahtedir. Yamadūtaları ya da ölümden sorumlu Yamarāj'ın buyruğunu yerine getirenleri görmek... Yüz yüze görmek... Ölüm anında, çok günahkar bir adam ölürken, Yamarāj'ı ya da Yamarāj'ın emrini yerine getirenleri görür. Onlar çok acımasız-görünüşlüdür. Bazen ölüm döşeğindeki adam o kadar korkar ki, "Kurtarın beni, kurtarın beni" diye ağlar. Bu Ajāmila'ya da olmuştu. Ve bu daha sonra anlatacağımız hikaye. Ama kurtarıldı. Kṛṣṇa bilincindeki geçmiş faaliyetlerinden ötürü kurtarıldı. O hikayeye daha sonra geleceğim. Dolayısıyla bu en güvenli konum. Aksş halde, bu maddi dünya tehlike dolu. Tehlikeli bir yer. Bhagavad-gītā'da duḥkhālayam denir. Istıraplar yeridir. Istırao anlamına gelen bir yerde mutlu olamazsınız. Bunu anlamak zorundayız. Kṛṣṇa, Tanrının Yüce Şahsiyeti der ki, duḥkhālayam aśāśvatam ([[Vanisource:BG 8.15 (1972)|BG 8.15]]): bu maddi dünya sefil halin yeridir. Ve aynı zamanda aśāśvatam, daimi değildir. Kalamazsınız. Bir orta yol bulsanız bile, "Istırap yeriymiş boşver. Ayarlama yapıp burda kalayım..." İnsanlar bu maddi dünyaya o kadar bağımlı. Bende gerçekçi örneği, deneyimim var. 1958 ya da '57de, Diğer Gezegenlere Kolay Yolculuk kitabını ilk bastığımda, bşr beyefendi ile tanıştım. Çok hevesliydi. "Yani diğer gezegenlere gidebiliyoruz? Böyle bir bilgi veriyorsunuz? "Evet." "Ve eğer giderseniz, geri gelmeyeceksiniz." "Hayır, hayır, o zaman gitmek istemiyorum." (gülüşme) Esas fikrin başka bir gezegene gitmek olduğunu söyledi, dalga geçiyor gibiler: ay gezegenine gidiyorlar. Ama orada kalamadılar. Geri geliyorlar. Bilimsel gelişme bu. Ve oraya gidiyorsanız, neden orda kalmayasınız ki? Ve gazetede Rus havacıların gittiğinde "Moskova nerede?" diye aşağı baktıklarını okudum. (gülüşme)
<!-- END TRANSLATED TEXT -->
<!-- END TRANSLATED TEXT -->

Latest revision as of 12:59, 3 October 2018



Lecture on SB 6.1.19 -- Denver, July 2, 1975

Kṛṣṇa bilinçli kişinin kazancı budur. Kṛṣṇa o kadar çekicidir ki her kim yalnızca bir defa zihnini tamamen Kṛṣṇa'ya verir ve teslim olursa, o zaman derhal tüm bu maddi yaşamın sefil durumundan kurtarılır. Dolayısıyla bu bizim hayatımızın mükemmeliyetidir. Öyle ya da böyle bir şekilde, Kṛṣṇa'nın lotus ayaklarına teslim oluruz. Burada vurgulanır, sakṛt. Sakṛt "bir defa" demektir. O halde yalnızca bir kez Kṛṣṇa'yı düşünmede o kadar kazanç varsa, o zaman Hare Kṛṣṇa mantrasını söylerek daima onu düşünmekle meşgul olanların konumunun ne olduğunu hayal edebiliriz.

Onlar o kadar güvendedir ki, na te yamaṁ pāśa-bhṛtaś ca tad-bhaṭān svapne 'pi paśyanti (SB 6.1.19) denir. Svapna rüya görmek demektir. Rüya görmek sahtedir. Yamadūtaları ya da ölümden sorumlu Yamarāj'ın buyruğunu yerine getirenleri görmek... Yüz yüze görmek... Ölüm anında, çok günahkar bir adam ölürken, Yamarāj'ı ya da Yamarāj'ın emrini yerine getirenleri görür. Onlar çok acımasız-görünüşlüdür. Bazen ölüm döşeğindeki adam o kadar korkar ki, "Kurtarın beni, kurtarın beni" diye ağlar. Bu Ajāmila'ya da olmuştu. Ve bu daha sonra anlatacağımız hikaye. Ama kurtarıldı. Kṛṣṇa bilincindeki geçmiş faaliyetlerinden ötürü kurtarıldı. O hikayeye daha sonra geleceğim. Dolayısıyla bu en güvenli konum. Aksş halde, bu maddi dünya tehlike dolu. Tehlikeli bir yer. Bhagavad-gītā'da duḥkhālayam denir. Istıraplar yeridir. Istırao anlamına gelen bir yerde mutlu olamazsınız. Bunu anlamak zorundayız. Kṛṣṇa, Tanrının Yüce Şahsiyeti der ki, duḥkhālayam aśāśvatam (BG 8.15): bu maddi dünya sefil halin yeridir. Ve aynı zamanda aśāśvatam, daimi değildir. Kalamazsınız. Bir orta yol bulsanız bile, "Istırap yeriymiş boşver. Ayarlama yapıp burda kalayım..." İnsanlar bu maddi dünyaya o kadar bağımlı. Bende gerçekçi örneği, deneyimim var. 1958 ya da '57de, Diğer Gezegenlere Kolay Yolculuk kitabını ilk bastığımda, bşr beyefendi ile tanıştım. Çok hevesliydi. "Yani diğer gezegenlere gidebiliyoruz? Böyle bir bilgi veriyorsunuz? "Evet." "Ve eğer giderseniz, geri gelmeyeceksiniz." "Hayır, hayır, o zaman gitmek istemiyorum." (gülüşme) Esas fikrin başka bir gezegene gitmek olduğunu söyledi, dalga geçiyor gibiler: ay gezegenine gidiyorlar. Ama orada kalamadılar. Geri geliyorlar. Bilimsel gelişme bu. Ve oraya gidiyorsanız, neden orda kalmayasınız ki? Ve gazetede Rus havacıların gittiğinde "Moskova nerede?" diye aşağı baktıklarını okudum. (gülüşme)